"Korkudan öldü" sözünü duydunuz mu? Gazze'de bu sadece mecazi bir ifade değil...
Bunu, şehit "Meryem Nassar"ın kocası onun şehit olma hikayesini ve Aksa Tufanı savaşının ilk gününden itibaren kalbinde yer eden korkuyu anlattığında anlıyorsunuz.
On yedi Ekim'de, savaşın başlamasından on gün sonra, Siyonist işgal güçleri tarif edilemez korkunç bir suç işledi.
Baptist Hastanesini bombaladılar ve binlerce mültecinin olduğu hastane sahasını kan gölüne çevirdiler.
Meryem o an kalbinin acıyla sıkıştığını hissetti, o gün dünyanın ayağa kalkacağını düşündü... Sabahı normal bir sabah olarak gördüğünde ise üzüntü ve acı kalbinde daha da arttı.
Öğle saatlerinde, yaşadığı bölge ateş çemberiyle çevrildi... Çocukları için korktu, onları sıkıca kucakladı ve bombardıman şiddetlendiğinde
odanın penceresini kapatmak için gittiğinde, yakındaki bir uçaktan düşen kanatlı bir roket gördü... Meryem roketin evlerine doğru geldiğini düşündü... Korku onu öldürdü... Kalbi durdu ve hayata gözlerini yumdu, en basit hakkı olan güvenliğinden bile mahrum olarak!